2018 Festivali

2018 Feministanbul Kadın Şiiri Festivali

BİRLİKTE ÇEŞİTLİLİK

Dünyanın farklı ülkelerinde farklı kadınlık sorunlarıyla karşılaşıyoruz. Biz kadınlar değişiğiz, farklıyız, çeşitliyiz. Ama temelde hepimiz dünyanın ve insanlığın üretenleriyiz. İnsanlık varsa bizim sayemizde var. Biz kadınların ortak mirası ve ortak özelliği bu çeşitliliktir. Çeşitliliklerimizi kucaklıyoruz. Kadın olmayı kutluyoruz ve bir armağan olarak kabul ediyoruz. İşte bu kutlama için buluşuyoruz. Dünyanın neresinde olursak olalım hep birlikte olmak ümidiyle…

Saatlik Program

1 Kasım

16:00 - 20:00
Festival Açılış Seremonisi & Ödül Töreni
Kokteyl &Hasat Sanat Atölyesi Karikatür-Fotoğraf Sergisi Mini Konser: TRİO Protokol Konuşmaları Şairler ve Öğrencilerden Şiir Dinletisi Mini Akordeon Konseri: Dr. Tezernur Gücükoğlu Mini Yan Flüt - Saz Konseri: Kader&Yılmaz Kalkan AGON Dans ve Bale Gösterisi Yer: Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi

2 Kasım

10:00 - 12:00
Şairler Okulda
Öğrencilerle Şiir Atölye Etkinliği Yer: Yakacık Fen Bilimleri Koleji
19:00 - 21:00
NEYYA Nükhet Eren Yaratıcı Atölyesi ile Türk ve Yabancı Şairlerden Şiir Dinletisi
Mini Gitar Konseri: Ozan Turhal “Narda Şiir Harda Dans” Şiir Tiyatrosu Moderatörler: Aysel Hoşgit & Hilal Karahan Yer: Koşuyolu Mahalle Evi

3 Kasım

14:00 - 17:00
Türk ve Yabancı Şairlerden Şiir Dinletisi
Mini Saz Konseri: Muzaffer Özdemir Yer: Bostancı Hatay Restaurant

Tarih

01 Kas 2018 - 03 Kas 2018

Organizatör

Feministanbul
E-Posta
info@feministanbul.net

Moderatörler

Aysel Hoşgit
Berna Çil
Emel Koşar
Hilal Karahan

Şairler

  • Dimana Ivanova
    Dimana Ivanova

    Dimana Ivanová (Bulgaristan)
    Bulgar şair, yazar, gazeteci, çevirmen (D. 6.8.1979/Varna)
    Varna İngilizce Dil Eğitimi (1998), Sofya Üniversitesi Slavakça ve Fransızca Filoloji Bölümü (2003) mezunu; Prag Karlova Üniversitesi’nde Çek Edebiyatı üzerine mastır (2011), Palisady Statna Dil Okulu’nda Slovakça üzerine doktora (2014) ve Londra Blackford Centre’da feminizm üzerine çalışma yaptı (2015). Halen Londra’da Bulgar Okulu’nda öğretmenlik yapıyor. Çevirileriyle başta Grigor Lenkov ödülü olmak üzere pek çok ödül aldı. Şiirleri pek çok dile çevrildi, çeşitli festivallere katıldı, önemli ödüller aldı. 3 şiir kitabı var.
    Kitapları:
    Bir babaya davetiye-Invitation for a father-Покана за баща (2012)
    Arzuların alfabesi-Alphabet of the desires-Азбука на желанията (2016)
    Deniz suyu gibiyim-I am like sea water-Som ako morská voda (2018, Slovakça)

    KRALİÇE ELIZABETH I

    Eski Londra’nın alacakaranlığında,
    hüzünlü ancak oynak bir dünyada,
    sarayın aşılmaz duvarları
    ardında durur kraliçe–
    güzel, zeki, soğuk.
    İngiltere ve İrlanda’nın cesur ve gözüpek kraliçesi Elizabeth,
    hayaletler ve iblisler sarar sizi efsunlu bir tülle.

    Eğilir kelleler haşmetinizin önünde –
    aktörler, şairler, ressamlar, ulaklar, maskaralar, büyücüler
    ama sizin kraliyet yolunuz boyunca
    mavi gölgelerde pusuya yatmış bekler
    uğursuz bir gri keder.

    Gözetir sizi Shakespeare’in trajik hayaletleri.
    Ve zaman da korur sizi –
    dev bir aslan gibi titrer üzerinize, dilsiz bir sayfa, bir fedai,
    hazır düşmanların üstüne atılmaya
    korkunç bir güçle.

    Kelebek

    çek porseleni bir vazo gibi
    narin
    ve kırılgan
    hüzünlü ve duyarlı
    doğal
    hiçbir zaman
    gerçeği söylemez
    istemediği için değil
    onu ayırt edip, tanıyamadığından
    uçuşuyor kafası karışık bir halde
    Jiçhi Palas yıkıntıları üstünde
    şehrin melankolisinde kendini yitirmiş
    bir kelebek bu
    yaralı
    yorgun
    yönsüz uçuşmakta.
    İri, renkli bir kelebek
    küçük, gri kör gözlerinde
    şehvet ve ölüm okunuyor.
    Şaşkınım ancak sevinçle
    uzatıyorum elimi yine de
    onu yakalamak üzere.

    O ise
    siyah, devasa bir yarasaya dönüşüyor
    gözümün önünde
    ısırıyor kalbimi
    ve tükürüyor
    sonrasında.
    Bulgarcadan Türkçeye Çeviren: Kadriye Cesur

  • Dorit Weisman
    Dorit Weisman

    Dorit Weisman (İsrail)
    İsrailli şair, yazar, çevirmen, roman yazarı, dergi editörü ve sinema yönetmeni (D. 24.4.1950/Kfar-Saba/İsrail)
    1974’te Kudüs Hebrew Üniversitesi, Biyoloji bölümünü bitirdi. 1977’de aynı üniversitede Çevre Bilimleri alanında doktora yaptı. 2001’de Kudüs Ben-Gurion Üniversitesi Edebiyat Bölümü’nde Yaratıcı Yazarlık üzerine master yaptı.
    İsrail yazarları Başbakanlık ödülü (2003), Yehuda-Amichi şiir ödülü ve EASAL (European Academy of Sciences, Arts and Letters) ödülü başta olmak üzere, bir çok prestijli ödülün sahibidir.
    Adrienne Rich, Elizabeth Bishop, Emily Dickenson, Louis Gluck, Linda Pastan, Kathryn Maris, Anna Boothe, Anthony Butts, Hayden Carruth, Raymond Carver, Charles Bukowski gibi önemli İngiliz ve Amerikan şairlerinden çeviriler yapmıştır.
    İsrail televizyonu için şiir programı yapmaktedır (Channel 98)
    Uluslararası bir şiir çeviri hareketi olan “Eko-poetik şiirler” için düzenli olarak haftalık çeviriler yapmaktadır.
    10 şiir, 2 deneme, 1 çeviri kitabı mevcut olup İsrailli kadın protest şiirinin önemli örneklerini topladığı, Çıplak Kraliçe-The Naked Queen isimli bir antoloji hazırlamıştır.
    Bir çok ulusal-uluslararası şiir antolojilerinde yer almış, şiir ve sinema festivallerine katılmıştır.
    Halen Kudüs’te yaşayan şair evli, iki çocuk ve bir dolu torun sahibidir.

    Şiir Kitapları:
    Kudüs’ün yağda Pişmiş Yumurtaları-Scrambled Eggs in Jerusalem (2017)
    Seçme Şiirler (İngilizce-İtalyanca)-Selected Poems in Italian and English (2016)
    Benim Gibi Bir Kadın-A woman like me – selected poems [in English] (2014)
    Normal-Normal (2013)
    Deniz Yosunlarının Arasındaki Patikada-On the Path among the Seaweeds (2011)
    Ketovet-Ketovet (2008)
    Kanserle Nerede Tanıştın-Where Did you Meet the Cancer (2006) Won the ACUM (Association of Composers, Authors and Publishers) Prize.
    Seninle Csardas Dansı Yapmak-Dancing Csardas with you (2005)
    Baobab Ağaçlarının Anlamı Nedir?-What Do the Baobab Trees Stand for? (2003) Winner of the Jerusalem Prize for Literature, 1998.
    Guguk Kuşunun Yuvasını Ziyaret Ettiğim Günler-The Days I Visited the Cuckoo’s Nest (1999) Winner of the Ben-Gurion University Prize for Literature, 1998. Winner of the Olshweng Prize, 2000. Winner of the Yehuda-Amichi Prize for Poetry, 2003.
    Fistanlı Kızın Yolunu Bilmemek-Don’t Know the Way of a Girl With a Dress (1998) Winner of the Tchernichovski Prize of the Writer’s Guild.
    Bir Kaplan Bana Kükrüyor-A Tiger Roars Against Me (1993)

    BİR KASİYER İÇİN SESTİNA

    Hershey çikolatası 7290000255903
    729000287248 ve 7290000135700
    şeftali nektarı ve Çin turşusu
    kızımı merak ediyorum ne yapıyor acaba
    çizik zeytinler 7290000046006
    yazar kasa bozuk, her şeyi iki kez girmen gerek

    Bu hafta 2 kat fazla vardiya yaptım
    3’ten önce eve gitmek istiyorum
    Büyük boy deodorant, boş şişe, çarpı 6
    marine edilmiş hindi göğsü 7290002400
    bu kadın bir şölen veriyor
    çeyrek tavuk ve Çin turşusu

    Saatlerce burada oturmak bir Çinli işçi gibi
    ekmek ve daha fazla ekmek, çarpı 2
    ben ne yapıyorum ben ne yapıyorum
    bir başka 729000035707 ve daha fazla 729000035703
    72964415 hepsi bana sıfır gibi görünüyor
    6’da eve gideceğim

    Şu adam sanki altı yaşında bir oğlan gibi davranıyor
    herkes Çin turşusu alıyor
    7290002706724, 7290002660200
    Bu kadın bugün ikinciye geliyor
    ve bununla üçüncü oluyor
    ya ben kocam için ne yapıyorum

    Sıcak çikolata ve 6 paket bira
    bu yeni kırışıkla ne yapıyorum ben
    yoruldum artık çift görüyorum
    Çin turşuları Çin turşuları Çin turşuları
    birisi daha bunu ikinci kez alıyor
    başımın içi simsiyah kazan gibi

    7290002989943, 9290003067540
    7290002415107 acı biber ne yapıyor
    7290000046006 iki kez
    7290000047362 çarpı altı
    7290000457253 yine Çin turşuları
    7290002871248, 7290000135703

    7290000135703 ve iki kere sıfır
    ve yine bu Çin turşuları ne yapıyorum ben
    Altı yaşında kız olmak istiyorum, iki kez düşün.

    56 YIL SONRA, ANNEM

    Yıllar dökülür üzerinden, çetin şiir gibi bir başka.
    Ve orada, o ağaçlı bulvarda yürürdü heyecanla,
    dayanarak bastonuna. Anne dedim ona, senin
    koşturan bir kız gibi olmanı istiyorum o bulvarda.
    Senin koştururken fotoğrafını çekmek istiyorum.
    Ama koşmadı annem ve ben gözü yaşlı çektim onu,
    üzerine yapraklar düşerken. Hiçbir şey değişmedi dedi,
    geçen 56 yılda. Tıpkı yıllar önce yaptığı gibi
    kayalık bir tümseğin üzerindeki düzlükte oturdu,
    unutarak dişetlerindeki iltihabı ve dizlerindeki ağrıyı.
    Sakin, dingin bir yüzle dinledi yaprakları.
    İbraniceden İngilizceye çeviren: Rachel Yakobovitch (2006)
    İngilizceden Türkçeye çeviren: Hilal Karahan (2017)

    SENİNLE CSÁRDÁS DANSI YAPMAK

    Senin elini tutmaya devam ettim
    yanağıma bastırdım
    şakakların ve yanakların hâlâ sıcakken

    yüzün gittikçe sararıyordu

    karnın hâlâ sıcaktı

    Tammy’nin sana
    “Umarım yeniden buluşacağız”
    dediğini duydum

    Ben de seninle
    harika bir yerde
    Csárdás dansı yapmayı
    umuyordum

    annecim

    alnına bir etiket yapıştırdılar

    seni soluk mavi bir torbaya koydular

    özel bir ambulans alıp
    götürdü seni
    soğutmak için
    İbraniceden İngilizceye çeviren: Becka Mckay (2005)
    İngilizceden Türkçeye çeviren: Hilal Karahan (2017)

    AİLE ŞEREFİ

    In memory of Hamda Abu Ranem

    23 Şubat 2007 tarihli “Ha’aretz” gazetesinde bir manşet:
    Sekizinci aile içi cinayetten sonra
    kadınlar konuşmaya karar verdi.

    Ben Hamda, uzanıyordum
    Ramla’daki yatağımda
    bekliyordum

    Nayfe Abu Ranem
    Ağustos 2000
    Susan Abu Ranem
    Şubat 2002

    Ben Hamda, yatıyordum ailemin evinde
    aile şerefi için

    Zinat Abu Ranem
    Kasım 2003
    Sabrine Abu Ranem
    Temmuz 2004

    Ben Hamda, evime dönmek istiyordum
    daha fazla gizlenmekten yoruldum

    Amira Abu Ranem
    Ocak 2005
    Reim Abu Ranem
    Mart 2006

    Bana dedi ki, çok konuşuyorsun
    kuzeninle telefonda

    Sarihan Abu Ranem
    Nisan 2006

    Şimdi yeni yıl, 2017 Ocak ortası
    Sabahın on biri
    Ben Hamda, yatıyorum yatağımda

    İbraniceden İngilizceye Çeviren: Liora Bing-Heidecker
    İngilizceden Türkçeye Çeviren: Hilal Karahan

    KÜÇÜK MEMELER ÜZERİNE KISA BİR ŞİİR

    Şair olmak yakışıyor bana
    eğer büyük memeler düz yazıysa
    küçükler şiirdir
    o zaman benimkiler tam doğru ebatta
    hatta çok daha fazla
    sen onları oldukları gibi sevdiğinden beri
    özellikle kollarımı yukarıya kaldırdığımda
    İbraniceden İngilizceye Çeviren: Rachel Yakobovitz
    İngilizceden Türkçeye Çeviren: Hilal Karahan

  • Hajer Smadah
    Hajer Smadah

    Hajer Smadah (Tunus)
    Tunuslu şair, yazar, çevirmen, gazeteci (D. 18.12.1971/Tunus)
    Şair bir ailede doğdu; babası Mohamed Arbi Smadah ve amcası Mnawar Smadah da Tunus’un tanınmış şairlerindendir. Manouba Sanat Fakültesi İngilizce Bölümü mezunu, aynı bölümde master yaptı (1998). 19 yıldır Tunus’un çeşitli okullarında İngilizce öğretmeni olarak çalışıyor. Bunun yanı sıra yerel gazetelerde yazıyor, çeviriler yapıyor. 3 dilli bir şair (Arapça, Fransızca, İngilizce). Ulusal çeşitli festivallere ve kitap fuarlarına katıldı, önemli ödüller aldı. Sindeyana Tiyatrosu ve Tunus Kadın Şiiri Festivali Organizasyon Komitesi üyesi.
    Kitabı:
    Ebedi Sağanaklar-Eternal Showers (Hint-Kuzey Afrika Şiir Antolojisi)

    BULANIK GÖRÜŞ

    İşler karıştığında
    Aklımda ve kalbimde
    Şimdi ve sonra birleştiğinde
    Zaman durduğunda ve tekrar aktığında
    Senin vaktin süresince
    Her şey bir şekil alır
    Yeni bir başlangıç için
    Sabahtan önceki şafak gibi
    Bir ağacın çiçeği gibi
    Issız bir çöle yağan yağmur gibi
    Aşkın derinlerinde çimleniyor mu…
    Benim kaburgalarım ve kuruyan kalbim arasında…
    İngilizceden Türkçeye Çeviren : Hilal Karahan

    RENKLERİN NÜANSI

    Şu sanat eserlerine tapıyorum
    Hayat acı verdiğinde rengarenk gösterir
    Gerçi bir bakışla altta yatanı ayırt edebilirim
    Güzelliğin tam vücut bulmuş hali
    Neşe ve yüceltme
    Beyaz ve siyah
    Mavi ve pembe
    Hâlâ ayrışabilirler, yitmiş olsalar da bütün içinde
    Parantezleri ayıran nedir
    Doğum ve ölüm
    Cevherdeki yaratıcı kudret
    Dinginlik ve bütünlüğüme dokunan çeşitli renkler
    Karanlıkta da aydınlıkta da biat ettim
    İngilizceden Türkçeye Çeviren : Hilal Karahan

    AŞKI VE IŞIĞI DAĞIT HER YERE

    Şu soylu toprakların her yerine aşkı dağıtayım
    Doğan her gün çaresiz ruhlar üzerine bir güneş olsun
    Çiçeklerin kasvetin üzerinde açtığı yerde
    Sevindirir hayatın güzelliği ve sihri
    Birlik ve ışık beni destekleyen zevktir
    Umut ve hırs benim rehberimdir
    Pes ediyorum, hayatın ani değişimlerine bırakacağım kendimi
    Ama ruhumun derinlerinde hâlâ sırrına erilmez, ışık parıltıları var.
    Bir kelebek gibi en yükseğe uçacağım
    Bahar çiçekleri ve parlak gökyüzünün sevinciyle
    Çırpınan küçük kanatları takip ederek
    Çıkarmak hayatın tadını
    İçine çekerek saf ve temiz havayı
    İngilizceden Türkçeye Çeviren : Hilal Karahan

  • Malak Sahioni Soufi
    Malak Sahioni Soufi

    Malak Sahioni Soufi (Suriye-İngiltere)
    Suriye asıllı, İspanya vatandaşı şair, yazar, gazeteci, çevirmen, yayıncı, televizyon programcısı, aktivisit, (D.29.1.1957/Latakia-Suriye)
    Dilbilim, gazetecilik ve siyaset okudu. Lübnan Jesuit Üniversitesi, Arapça-Fransızca bölümünde mastır yaptı. İnsan hakları ve mülteci sorunları üzerine dünyanın birçok şehrinde fotoğraf, resim, arkeoloji sergileri açtı, performanslar düzenledi, antolojiler hazırladı. Uluslararası birçok şiir festivaline katıldı, önemli şiir ödülleri aldı. Madrid’de bulunan Don Quijote Yayınevinin sahibi. Halen Londra’da yaşıyor. Ay ve Diğerleri, Yağmurun Taneleri, Nostalji, Tanrıya Tüm Sevgimle, Melek, Yorumsuz, Lesvos’ta, başta olmak üzere, birçok dilde yayınlanmış 40 şiir ve deneme kitabı; diğer yazarlardan-şairlerden İspanyolcaya ve Arapçaya çevirdiği 25 çeviri kitabı var.

    KISA ŞİİRLER

    Koku,
    sen geçtikten sonra
    yerinde kalan
    izdir.

    Cevabın şüphesi
    sorunun
    işi değildir.

    Gözlerini açışın
    ışık ve gölge,
    ikisinin arasına
    saklanıyorum.

    Ayın önünden geçerler
    ve ay da onların önünden geçer.
    Hiç kimse diğerini umursamaz.
    Ay ve diğerleri.

    Bir puro gibi kendimi sarıyorum
    boğulmak üzereyim.
    Kibriti olan var mı?

    İngilizceden Türkçeye Çeviren: Hilal Karahan

    MİDİLLİ’DE / في ليسفوس

    Midilli’de
    Bir gözyaşı dökülüyor
    Yağmur oluyor
    Irmak oluyor
    Bir tekneye ihtiyaç oluyor.

    Bir tekne yaptılar onlara
    Motoru takır tukur
    Emniyet kemeriyle sardılar etrafını
    Islansa batacak bihuzur.

    Midilli’de
    Bir gözyaşı dökülüyor

    ***

    Midilli’de
    Sınırlar kapalı
    Hazrolda ölüm.

    Midilli’de
    Orada
    Bir ümit bekliyordu
    Ben de oradaydım
    Başbayii olarak ümidin.

    ***

    Midilli’de
    Karşı kıyıda
    Bir ümit doğuyor lastik bir botta
    Ve doksan dokuz can veriyor
    Varmadan Midilli’ye.

    Arapçadan Çeviren: Mehmet Hakkı Suçin

    ANNELER / أمهات

    Orada sessizce oturuyorlar ezelden beri
    Torunlarına masallar anlatıyorlar
    Ve evler örüyorlar ay’ın üstünde.
    Her ev için bir renk eğiriyorlar, hikâyeler ve haberler.
    Orada, lambanın ışığında oturuyorlar
    Ve parıltısında bir ümidin.
    İplikleriyle çocukları, erkekleri resmediyorlar
    Kazayı ve kaderi.
    Sessizce evleniyorlar
    Sessizce hamile kalıyorlar
    Sessizce emziriyorlar
    Ve sessizce nesiller yetiştiriyorlar.
    Ne aşkı tanırlar onlar ne de çapkınlığı.
    Sessizce çalışıyorlar
    Sessizce ağlıyorlar
    Ve sessizce ölüyorlar.
    Onlar buradadır
    Onlar orada.
    Masalların örülüşünü takip ederler
    Ayın üzerinde
    Sessizce.
    Arapçadan Çeviren: Mehmet Hakkı Suçin

    ANNEME / إلى أمي

    Kendi kendime konuşuyorum seslenirken sana
    Biraz bekleseydin beni
    Çok bekleseydin
    Ölseydim ve sen yaşasaydın.
    Kadere sitem ediyorum
    N’olurdu biraz daha geciktirseydi
    Çokça bekleseydi beni
    O yaşasaydı benim yerime sürgünlerde
    Ve taşımasaydı beni senden ıraklara.
    Sen ki vatanların
    tümüsün annem.
    Sensiz neyim ki ben, kemirirken içimi hasret
    Ölüm daha büyük ve dönüşün ne mümkün
    Mücrim olan kaderdir
    Saçmaydı, muhteşemdi saçmalığı
    Bekleseydin beni.
    Özlüyorum kahve celselerini
    Sen, ben ve babam
    Kokusu izini sürüyor senin.
    Özlüyorum “hadi hadi kalk” deyişini
    Gözümdeki uykudan, sükûnetin tembelliğinden
    Senin gözlerine yansıyınca görünür
    Berraklığın güzelliği.
    Son kez daldığın uyku
    Kalbe saplanan bir hançerdi
    Ne ben kalkabildim
    Ne sen koştun yardımıma.
    Beyaz güvercinler sürüsü
    Alıp ruhunu bedeninden
    Götürdüler melekût âlemine.
    Zarif uçuyordun
    Saydam uçuyordun
    Ve ben düşüyordum.
    Yokluğun ürkütüyor
    Uykuya dalışın kalbe saplanan
    Bir hançer.

    Düşüyorum.
    Arapçadan Çeviren: Mehmet Hakkı Suçin

  • Safcta Osmicic
  • Valentin Busuioc
  • Valentin Iacob
QR Code